HIS Travel Regional Manager H.Emre Özkur, Ekotürk TV Canlı Yayınında
HIS Travel ailesi olarak, kurumsal seyahat alanında öncü bir şirket olmaya devam ediyoruz. HIS Travel Regional Manager'i H. Emre Özkur, kurumsal firmaları yakından ilgilendiren 'İş Seyahatlerini ve Küresel Seyahat Risklerine Karşı Çözümleri'ni 8 Temmuz Çarşamba günü saat 18.00'de Ekotürk TV'de canlı yayında izleyicilere aktardı.
İş seyahatini daha kolay, daha güvenli, daha efektif ve daha az maliyetli organize etmek amacıyla yola çıkan HIS Travel, 200'ü aşkın çalışanıyla beraber başarılı bir şekilde operasyonlarını yürütmeye devam ediyor. Genel hatlarıyla küresel anlamda havalimanı yolcu trafiği ve bölgelere göre gelirler üzerinde bazı tahminleri de canlı yayında paylaşan ve iş seyahatlerinin bugünü ile geleceğine dair detaylar veren HIS Travel Regional Manager H. Emre Özkur, pandemi sonrasında kurumsal seyahatin geleceğine dair izlenimlerini de de izleyecilerle paylaştı.
HIS Travel’ı Sizden Dinleyebilir Miyiz?
''HIS merkezi Japonya’da bulunan uluslararası bir seyahat firması. 70’ten fazla ülkede, 500’den fazla ofisimiz mevcut. 18.000 çalışanı ve 8 milyar dolar cirosu ile bir dünya devi. Kişiye özel planlanmış paket programlar başta olmak üzere, iş seyahatleri konusunda da birçok ürünümüz mevcut. Türkiye ofisimiz HIS Travel, 2005 senesinde kuruldu ve İstanbul, Ankara olmak üzere iki merkezimiz var. Ofisimizin yönetiminde Yunanistan, Azerbaycan, Katar, Dubai gibi yurt dışı ofisleri de bulunuyor. Ağırlıklı olarak iş seyahati ve Asya-Pasifik ülkelerinden incoming bazlı bir operasyon yürütüyoruz.
Türkiye’de özellikle iş seyahatleri üzerine odaklandık ve operasyonumuzun %70’lik oranını bu kanaldan sağlıyoruz. Amacımız daha çok iş seyahatini daha kolay, daha güvenli, daha efektif ve daha az maliyetli organize etmek. Bunun yanında seyahat eden iş insanlarına sorunsuz bir hizmet verip onların işlerine odaklanmasını sağlayarak ülke ekonomisine dolaylı da olsa katkı sağlamak önemli hedefimiz.
Şimdi ve gelecekte iş seyahatlerinin daima var olacağının ve bunun bir ihtiyaç olacağının bilincinde olarak ve sektörümüze bir katkı olmasını umarak, 'İş seyahati ve küresel seyahat riskleri' raporumuzu bu noktaya dikkat çekmek için yayınladık. ''
İş Seyahatlerinin Bugününü Nasıl Değerlendiriyorsunuz?
''Dünya seyahat örgütü rakamlarına göre 2022’de tüm turizm hareketliliğinin cirosu yaklaşık 9 trilyon dolara ulaşacak. Bunun %18’ini iş seyahatleri oluşturuyor. Geçtiğimiz yıllara baktığımızda 2015 yılından bu yana iş seyahati harcamalarının her yıl yüzde altı ila yedi oranında arttığını görüyoruz. 2023 yılında 1,5 trilyon dolarlık bir hacme ulaşması bekleniyor. Tabii ki tüm bu veriler dünya ekonomisinin büyüme oranları ile paralel olarak ilerliyor. Bu hedeflere ulaşmamız pandemi sürecinin etkisi ile orantılı olarak belli bir sekteye uğrayacaktır.
Global turizm sektöründe bu denli büyük bir paya sahip iş seyahatlerinin Türkiye'de de oldukça değerli bir hacminin olduğunun bilincindeyiz. En çok bilet kesen acenta sıralamasında ilk 10 da tam 5 tane kurumsal seyahat temin eden acente var.
2020 yılında olağanüstü bir durum yaşadık ve yaşamaya devam ediyoruz. Sağlık her şeyden önemli ve turizm sektörü daima insan odaklı bir sektör olmasından dolayı bu olağanüstü durumdan ilk etkilenen sektör oldu. Buna bağlı olarak da hava yolculuğundaki gelirlerde düşüş seyretti. Bu dönem ayrıca kısıtlamaya gitme, iptal etme ve izole olmayı da beraberinde getirdi. İster istemez hem münferit seyahatler hem iş seyahatleri önemli ölçüde etkilendi.
Covid-19 salgının henüz başındayken global bir marka oluşumuz ve bu salgının Türkiye’den önce Japonya’da görülmüş olması bize bir yol haritası çizdi aslında. Her türlü önlemimizi de henüz işin çok başındayken aldık. Tüm seyahat süreçlerimizi ve iş yapışımızı bu yol haritasına göre şekillendirdik. Evden çalışma sistemine, seyahat iptallerinin ve değişikliklerinin hızlıca yapılmasına, transferlerin hemen organize edilmesine geç kalmadan başlamış olduk. Bu süreçte tecrübe ettiğimiz en önemli konu kriz anında hızlı aksiyonun önemi oldu. Birkaç saatin bile önemli olduğu birçok sorunu uluslararası acenta ağımız sayesinde çözme fırsatımız oldu. Gerek krize yurtdışında yakalanan iş insanlarımızın yurda dönme süreci olsun, gerek yurt içi iptallerden kaynaklanan karışıklık olsun tüm sektör son derece zor bir süreçten geçti. Şimdilerde ise yeniden işlerin başlaması için gerekli çalışmalar yapılıyor.
Son dönemde yurt içi iş seyahati hareketliliğinde bir kıpırdanma var. Yurt dışında is hala ülkeler arası anlaşmaların belirsizliğinden dolayı uluslararası uçuşların ne zaman başlayacağı konusunda belirsizlik devam ediyor.
Fakat Türk Hava Yolları’nın bu durumda dahi son derece azimli bir şekilde birçok destinasyona uçuş düzenleme çabasını takdir ediyorum. Gerçekten emeği geçen tüm ekip ve yöneticilerine teşekkür ederim. Bu çok önemli bir nokta.''
İş Seyahatlerinin Geleceği Sizce Nasıl Şekillenecek?
''İnşaattan tekstile, eğitimden otomotiv sektörüne kadar birçok sektörün fuar, bayi ve teşvik gezileri, kongre, toplantı organizasyonları yan yana gelmeyi ve seyahat etmeyi gerektiriyor. Elbette tüm firmaların öncelikli hedefi müşteri portföyünü genişletmek, dünyaya açılmak ve pazarda görünür olmak. Buna ulaşmanın en geçerli yöntemlerinden biri de seyahat etmek. Şu an yaşadığımız pandemi döneminde dahi ülkeler arası virtual seyahat dünyasına adım attık.
Farklı kültürlerle, farklı iş disiplinleriyle her zamankinden daha çok etkileşim halinde olduk. Fakat unutulmaması gereken şey, pandemi sürecinde kullanılan iletişim modelleri hali hazırda mevcut olan modellerdi ve firmalar tarafından zaten yararlanıyordu. Pandemi sürecinde elde başka seçenek kalmamasından dolayı bu tip uygulamalara talep doğal olarak arttı.
Fakat iş seyahati yalnızca kominikasyon kurmak amacı ile olmayıp karşılıklı güven ve anlayışı geliştirmek amacı ile yüz yüze yapılması tercih edilen durumlarda kullanılıyor. Ben pandemi sonrası yeni süreçte daha sık kullanılacak online kominikasyon sistemlerinin, iş seyahati pazarı üzerinde çok fazla etkisi olmayacağını düşünüyorum.
Raporumuzda da vurguladığımız gibi global verilerin dayandığı ön görüleri bilmek ve akabinde geleceğin şimdiden farkında olmak çok önemli. Zira hiç beklenmedik bir olay yaşadık. COVID-19 dönemi, turizm şirketlerini insanların değişen seyahat algılarını daha iyi anlamaya ve çözümlemeye yöneltecek. Biz de bu tabloda kendimize en önemli dersi çıkarttık ve risk yönetimi yapmanın ne denli değerli olduğunu gördük. Hatta risk ve kriz yönetimini bölüp ayrı ayrı sistematik bir yapıya kavuşturma yolunda ciddi bir çaba içerisindeyiz.
Bundan sonraki süreçte insanların tekrar seyahat etmelerini hızlı bir şekilde sağlamanın yolu, onların güvende olduklarını hissettirmekten geçiyor. Bunun için seyahat öncesi risklerden haberdar olup, seyahat esnasında oluşacak krizler için de önceden önlem alınmış olduğunu bilmelerini sağlayan bir sistem kurgusu önemli.
Baktığımızda birçok firma Covid-19 sürecinin başlangıç aşamasında oluşabilecek riskleri seyahat edenlere hızlı ve doğru yansıtmada başarısız oldu. İlk dönemde oluşan bilgi kirliliği yüzünden birçok seyahat eden kişi ciddi bir krizin içerisinde buldu kendisini.
Artık risk oluştuğu anda krizi oluşturmadan önlemleri almak, seyahat acenteleri için kritik bir konu.
Çünkü hiç beklemediğiniz anda riskler ve krizler meydana gelebiliyor. Şu an gündem Covid-19 olsa da bulaşıcı hastalıklar, ekonomik krizler, siyasi ve jepolitik olaylar, doğal afetler, siber suçlar var olmaya ediyor. O yüzden geleceği şekillendirmek tam da bugünü okumak ile mümkün. Tüm bu riskleri ön görebilmek, seyahat sırasındaki güvenlik ve sağlık risklerine ilk anda müdahale etmek veya öncesinde engellemek ciddi bir çalışma gerektiriyor.
Bunun için HIS Travel olarak traveler care, Travel safety, mavi hat, kim nerede raporu, risk yönetimi, online seyahat platformu HISgo gibi birçok çözüme sahibiz.
Bir de biliyorsunuz şu an Z kuşağının sayıca çok olacağı bir iş dönemi başlayacak. Ve Y kuşağı gibi hatta çok daha fazla keşfetme ve seyahat etme algısı yüksek olacak bir nesil. Araştırmalar Y kuşağının iş seyahatlerini bir statü olarak gösterdiğini ortaya koyuyor.
Rakamlarda görüldüğü gibi blesiure seyahat olarak tanımlanan kavram da tam bu noktadan ortaya çıkıyor zaten. Yani iş için seyahat etmek ve aynı zamanda dünyayı da keşfetmek.
Ben iş seyahatlerinin geleceğini, bu verilere de dayanarak yükselmeye devam edeceğini düşünüyorum ama klasik iş seyahatleri kavramının ötesinde artık daha farkında olarak, daha fayda odaklı ve yönetilebilir bir formda olacak.
Sonuç itibari ile nasıl 11 Eylül olaylarının sonucunda özellikle havacılık sektörü daha güvenli bir hal alıp büyüyerek yoluna devam ettiyse, aynı şekilde pandemi sonrasında seyahat sektörü de sonraki krizlere karşı sağlıklı ve zaman yönetiminde hızlı davranarak yoluna devam edecektir.
Unutulmaması gereken konu seyahat bir lüks değil, yemek içmek gibi bir ihtiyaçtır, herkese tavsiye ederim.''