
Kapadokya’nın Birbirinden Gizemli Yeraltı Şehirleri
Kapadokya’da yüzlerce yer altı şehri birbirine bağlantılı şekilde varlığını halen sürdürmektedir. Tarihi M.Ö. 7-8 yüzyıla kadar giden bu yeraltı şehirlerinin ilk önceleri felaketlerden, vahşi hayvanlardan korunmak için Hititliler tarafından yapıldığı biliniyor. Yeraltı şehirlerinde su kuyuları, havalandırma ve yiyecek depoları insanların uzun süre yeraltında yaşamalarını sağlayacak şekilde tasarlanmış. Sonraki dönemlerde yeraltı şehirleri istilalardan korunmak için iyi bir saklanma yeri haline gelmiş. Bu içeriğimizde Kapadokya’nın yeraltı şehirlerinden bahsedeceğiz.
Özlüce Yeraltı Şehri
Kapadokya’nın yeraltı şehirlerinden ilk olarak Özlüce Yeraltı Şehri’ni ele alabiliriz. Bu yeraltı şehrinin önemli özelliği tek katlı ve geniş bir alana yayılmış olması. Özlüce Yeraltı Şehri’nin ana mekanında erzak deposu ve oturma odaları karşılıklı olacak şekilde birbirini görüyor. Giriş kısmında iki kemerle bölümlendirilmiş odalar bazaltla kullanılarak yapılmış. Odaların taban kısmında tuzaklar bulunan Özlüce Yeraltı Şehri’nin oyulduğu tüf tabakası farklı renkleri içermesi yeraltı şehrini de farklı kılmakta. Henüz ziyarete açılmamış olan bu yeraltı şehri Kapadokya’nın Kaymaklı Kasabası’nda bulunuyor.
Mazı Yeraltı Şehri
Mazı Köyü’nde bulunan Mazı Yeraltı Şehri ilk olarak bir köylü tarafından tesadüfen bulunmuş. Eski adı “Mataza” olan Mazı “antik şehir” anlamına geliyor. Şehrin farklı dört girişi ve ana giriş kısmında bir koridor var. Mazı Yeraltı Şehri’nin içinde büyük ahırlar ve ahırların sonunda kiliseler yer alıyor. Kiliselerin duvar kısmı kabartmalarla süslenmiş şekilde varlığını koruyor. Sekiz katlı inşa edilen bu şehirde çok sayıda ahırın olması sebebiyle hayvancılıkla uğraşıldığı izlenimi veriyor. Oldukça büyük bir yeraltı şehrinde aynı anda 6.000 kişinin yaşayabileceği bilinmektedir.
Mazı Yeraltı Şehri gösterişli kilisesiyle diğer yeraltı şehirlerinden farklı bir konumda. Kilisenin olduğu yere diğer odalara geçişi sağlayan baca yapılmış ve tırmanmayı kolaylaştıracak basamaklar tasarlanmış. Şehirde ayrıca derin bir kuyu, şırahane, kiler ve mutfak gibi birçok yaşam alanı bulunuyor. Şehir kabartmalarıyla oymacılığın en ilkel örneklerini sunuyor.
Tatlarin (Acıgöl) Yeraltı Şehri
Kapadokya’nın yeraltı şehirleri içerisinde en büyük şehirlerden biri olan Tatlarin Yeraltı Şehri, 1975 yılında keşfedilmiş. Yeraltı şehirlerinin yalnızca temizlenebilmiş kısımları ziyarete açılabiliyor. Şehrin zamanla temizlenecek kısımları da ziyarete açılacağı biliniyor. Tatlarin Yeraltı Şehri’nin de yalnızca iki katı ziyarete açılmış fakat çok daha büyük olduğu düşünülüyor. Şehirde erzak depoları, büyük odalar ve kiliselerin oldukça fazla olması askeri garnizon veya manastır kompleksi şeklinde kullanıldığını gösteriyor.
Şehre on beş metre uzunluğunda bir tünelden giriş yapılıyor. Girişten sonra kilit taşı olan geniş bir oda görülüyor. Kilit taşı tehlikeli durumlarda kullanılan bir yapı. Kilit taşı tehlikeli durumlarda kapatıldığında sadece içeriden açılabiliyor. Tatlarin Yeraltı Şehri’nin ikinci girişi başka bir bölüme açılıyor ve burada ahırlar bulunuyor. Tatlarin Yeraltı Şehri’nde bilinen iki adet kilise dışında birçok kilisenin olduğu düşünülüyor. Bu kiliseler 13. yüzyılda yapılmış. Kilisenin en dikkat çekici özelliği ise içinde tuvaletlerin bulunuyor olması.
Derinkuyu Yeraltı Şehri
Derinkuyu Yeraltı Şehri M.Ö. 3000 yıllarında Hititliler tarafından kurulmuş olan Kapadokya’nın yeraltı şehirleri içerisinde en dikkat çekici şehirlerden biri. 1967 yılında ziyaretçilere açılan Derinkuyu Yeraltı Şehri’nin ismi 60-70 metre derinliğindeki 52 adet kuyudan geliyor. 50 bin kişinin aynı anda yaşayabileceği kadar büyük ve 12 katlı bu yeraltı şehri 50 metre kadar derine iniyor. Şehre girmek için 5 metre uzunluğunda bir koridordan geçiliyor.
Şehrin 1. katı şehrin en üst katı ve burada ahır, mutfak, odalar ve şaraphane bulunuyor. Şehir baştan aşağı havalandırma ile donatılmış ve bu Derinkuyu Yeraltı Şehri’ni en çarpıcı özelliği olarak karşımıza çıkıyor. 2. katında ise, yine mutfak, odalar erzak deposu, ahır gibi birçok bölüm yer alıyor. 3. katta ise, havalandırma sisteminin merkezi ve misyoner okulu bulunmakta. Derinkuyu Yeraltı Şehri’nin 4. katında zindan, sığınma odaları, su kuyuları ve mezarlıklar bulunuyor. 5. katta diğer katlarla bağlantı sağlayan havalandırma sistemi ve sahanlık var. 6. katta beş oda bulunuyor. Şehrin en geniş alanı 7. katta bulunuyor ve kilise, toplantı odası, mezarlık ve su kuyusuna sahip. 8. katta ise, havalandırma odası var. Bir 8 katı daha bulunan Derinkuyu Yeraltı Şehri’nin diğer katları henüz ziyarete açılmamış durumda.
Özkonak Yeraltı Şehri
Kapadokya’nın yeraltı şehirleri’nin bir diğer durağı Özkonak Yeraltı Şehri. Şehir haberleşmeyi sağlamak amacıyla yapılmış ufak delikleriyle dikkat çekiyor. Diğer yeraltı şehirlerinde olduğu gibi ahır, mutfak, havalandırma gibi birçok bölüme sahip. 4 katlı olan bu şehrin ilk katı ahır olarak düşünülmüş. Her bir katta dört büyük oda ve 10 küçük oda yer alıyor. Şehrin 8 adet kuyusu, 3 havalandırması ve 4 mezarı bulunmakta. Kapadokya’nın en gizemli yeraltı şehirlerinden birisi olan Özkonak yeraltı şehri M.Ö. 400’lerde inşa edilmiş.
Kaymaklı Yeraltı Şehri
Kapadokya’nın yeraltı şehirleri içinde en büyük olanlardan biri de Kaymaklı Yeraltı Şehri. Oldukça uzun bir yapıda olan şehrin 4. katına gelindiğinde yerin 20 metre aşağısında oluyorsunuz. Şehir aynı anda 5000 kadar insanın yaşayabileceği şekilde tasarlanmış. Duvarlarda aydınlatma amaçlı bezirler bulunuyor. Şehrin ilk katında ahır, 2. katında ise, kilise ve mezarlık var. Buradan Derinkuyu Yeraltı Şehri’ne giden yaklaşık 9-10 metre uzunluğunda bir tünel bulunuyor. 3. katta ise, şaraphane, erzak deposu ve yemek yeme alanı bulunuyor. 4. katta tandır, erzak deposu ve mutfak yer alıyor. Hitit, Frig, Asur, Bizans gibi birçok medeniyetin izlerini taşıyan Kaymaklı Yeraltı Şehri M.Ö. 3000’li yıllarda inşa edilmiş.
Yorum Yap