
Karadeniz’in Karşı Kıyısı Odessa’da Gezilecek Yerler
Karadeniz’in tam karşı kıyısında parıldayan bir kentten söz edeceğiz size; Odessa! Kendine özgü kültürünü limanı ve 19. yüzyıl mimarisi ile harmanlayan kentin gecesi de gündüzü de ayrı bir dinamizme sahip. Kültür, sanat ve tarih üçgeninin tam ortasında bulunan Odessa’yı cazibe noktası kılan diğer özellikleri ekonomik ve vizesiz giriş imkanına sahip olması. Sizin için şehirde mutlaka görmenizi önerdiğimiz noktaları hazırladık. Keyifli okumalar, bol keşifler…
1- Deribasovskaya Caddesi
Odessa’da gezeceğiniz yerlerin en başında Deribasosvkaya Caddesi geliyor! Günün her saati renkli bir ambiyansa sahip olan caddede birçok restoran, kafe, butik ve otel bulunuyor. Kışın hava koşulları bu ışıltı dolu caddede yürümeyi güçleştirse de tatiliniz özellikle bahar ve yaz aylarına denk geliyorsa burada uzun vakit geçireceğinize şimdiden eminiz. Araç trafiğine kapalı olan caddede keyifle alışveriş yapabilir, yerel lezzetleri deneyimleyebilir, şehir ruhunu iliklerinize kadar hissedebilirsiniz.
2- Potemkin Merdivenleri
Kentin simgesi olan Potemkin Merdivenleri Avrupa’nın en dikkat çekici 10 merdiveni arasında bulunuyor. Bu özelliği almasını sağlayan en büyük etkenlerden birisi kuşkusuz tamı tamına 192 basamaktan oluşması olmalı. 1837 yılında inşa edilmeye başlanan basamaklar dört yılda tamamlanır ve birçok önemli olaya şahitlik eder. Geri çekilip de uzaktan bakıldığında sonsuzluğu keşfettiğinizi düşündürecek illüzyona sahip bu merdivenlerden Odessa Limanı’nı görmek bile mümkün.
3- Duke de Richelieu Anıtı
Potemkin Merdivenleri’ni tamamladığınızda tam karşınızda görkemli bir heykel göreceksiniz işte bu Odessa’nın ilk başbakanı Duke de Richellieu’nun heykeli! Tam 11 yıl boyunca görevini başarı ile sürdüren başkan hem karakteri hem de icraatlarından dolayı halk tarafından da çok sevilir. Şehrin ilk anıtı olma özelliğiyle de tarihe geçen bu eser kentin en ilgi çeken sanat eserlerinden birisi.
4- Primorsky Bulvarı
Kültür, sanat ve tarihle çevrelenen Odessa aynı zamanda bir bulvarlar şehri! Soğuk hava koşullarına sahip olmasına rağmen halk ve turistler zamanlarını çoğunlukla bu bulvarlarda geçiriyorlar. Primorsky Bulvarı da bunlardan birisi. Harikulade güzellikte mimari eserlerin sıralandığı bulvar, tıpkı bir Açıkhava müzesi gibi… Yarım kilometrelik uzunluğa sahip olan Primorsky’de boylu boyunca çınar ve ıhlamur ağaçları göğe uzanıyor.
5- Portakal Anıtı
Zhvanetskii Bulvarı’nda bulunan bu anıt ilginç bir anıya sahip. 1700’lü yıllarda kentin gelişebilmesi için bir limana ihtiyacı olduğu fark edilir ancak dönemin imparatoru Paul ekonomik desteği çektiği için her şey yarıda kalır. İmparatorun desteğini yeniden sağlamak adına ona içinde portakalın da olduğu tropik meyveler yollanır ve ne ala ki bu jest işe yarar ve inşaat kaldığı yerden devam eder. Bu nedenle bugün Odessa’da bu anıtı görebiliyoruz.
6- Odessa Opera Binası
Yıl boyunca çok sayıda kültür sanat etkinliğine ev sahipliği yapan Odessa Opera Binası’nın kentin en eski yapısı olduğunu biliyor muydunuz? 1810 yılında inşası tamamlanan bina ne yazık ki ağır bir yangın atlatır ve 1887 yılında yeniden restore edilerek yeniden yüce ihtişamına kavuşur. Her yönüyle mükemmel bir mimariye sahip olan Odessa Opera Binası’nda ses, salonlarının muazzam akustiği sayesinde her köşeye eksilmeden iletilebiliyor. Fransız rokoko mimarisi tarzına sahip olan izleyici salonunda yaldızlı figürlere ve dünyaca ünlü sanatçı isimlerin büstlerinin güzelliği karşısında şaşıracaksınız. Odessa ziyaretinizi planlarken gideceğiniz tarihte gösterimde olacak bir etkinliğe bilet almanızı öneririz.
7- Odessa Arkeoloji Müzesi
İlgi alanlarınız içinde arkeoloji de yer alıyorsa şehirde tam size uygun bir konum paylaşıyoruz; Odessa Arkeoloji Müzesi. Kurulduğu 1825 yılından beri hizmet sağlayan müzede aynı zamanda bilimselaraştırma enstitüsü de yer alıyor. Bu enstitüde orta çağ tarihi arkeolojisi ile Kuzey Karadeniz Bölgesi’ne dair arkeolojik araştırmalar da yapılıyor. Müzenin dünya çapında öne çıkmasını sağlayan önemli detay ise Antik Yunan’dan Rus İmparatorluğu’na kadar geniş yelpazede madalyon koleksiyonuna sahip olması.
8- Belverede Kolonları
Potemkin Merdivenleri ve Odessa Limanı arasında konumlanan Belverede Kolonları hem yerel halkın hem de turistlerin her dönem ilgisini çeken estetik yapılardan birisi. 1800’lü yıllarda Helenistik özelliklerde yapılmış olan bu yapı Vorontsov Sarayı’nın tam karşısında oluşuyla da ilgi odağı oluyor.
9- Odessa Nümismatik Müzesi
Şehrin hemen köşesinde bir müze ile karşılaşmanızın mümkün olduğunu baştan sizinle paylaşalım. Para müzesi olan Nümismatik Müzesi, konumu itibariyle Odessa’nın tam kalbinde bulunuyor. Ukrayna, Rus ve Kuzey Karadeniz’de yapılan kazılar sonucu gün ışığına yeniden kavuşturulan eski para ve sikkeler bu müzede sergileniyor. Ayrıca bölgede bulunmuş eski uygarlıklara ait eşyalar ve sanat eserleri de sergileniyor.
10- Katakomb
Yüzeydeki mimari eserleri, müzeleri, heykelleri keşfettikten sonra sizi Odessa’nın yer altına davet ediyoruz. Yer altı labirenti olan Katakomb, deniz seviyesinden tam 60 metre aşağıda bulunan eski taş madeni. Savaş yıllarında cephanelik ve sığınak olarak da kullanılan bu gizli madenlerin 2 bin 500 metre uzunluğa sahip olduğu tahmin ediliyor. Tahmin ediliyor diyoruz çünkü labirentlerin karmaşıklığı nedeniyle halen bir haritası çıkarılabilmiş değil ve bu konuda araştırma yapan birçok araştırmacı ne yazık ki kurtarılamamış. Klostrofobiniz yoksa Katakomb’da macera dolu bir gezinti sizi bekliyor.
11- Batı ve Doğu Sanatları Müzesi
Dünyanın hemen her yanından gelen sanatçıların eserlerinin sergilendiği müzede 2000’den seçki bulunuyor. 1923 yılında hizmete başlayan bu müzenin bina tarihi ise daha eskiye dayanıyor. 1856 yılında yapımına başlanan ve iki yıl içinde tamamlanan yapı saray görünüme sahip. Doğu ve Batı Sanatları Müzesi’nde doğu kültürü Budist figürler ve Japon silahları ile temsil edilirken batı kültürü ise resim ve heykelcilik ile gösteriliyor.
12- Puşkin Müzesi
Oteller bölgesinde konumlanan müzeye turistlerin ulaşımı oldukça kolay. Odessa ziyaretinizde zaman ayırmanızı önerdiğimiz bu müzede Rus edebiyatını kurucusu kimliğine sahip Puşkin’e ait eserler, kişisel eşyalar, mektup ve kütüphanesini görebilirsiniz.
13- Sabornaya Kilisesi
Büyük bir çoğunluğunun Hristiyanlığı benimsediği Odessa’da halk Ortodoks, Katolik ve Protestan kiliselerine gidiyor. Şehrin en ünlü kilisesini soracak olursanız yanıtımız mutlaka Sabornaya Kilisesi olur. İlk bakışta sizi oldukça etkileyecek olan dış mimarisiyle birlikte iç mimarisi de sizi tesiri altına alacak.
14- Odessa Limanı
Ukrayna’nın en büyük liman şehri olan Odessa’ya gelmişken elbette bu harika limanı gezip görmeden dönmek olmaz. Şehir ekonomisinin kalbi olan bu limanda uzun yürüyüş yapabilir, önünüzde uzanan mükemmel manzarayı fotoğraflayabilirsiniz.
15- Privoz Pazarı
Dünyanın neresine giderseniz gidin halkın nabzının en iyi tutulacağı yerlerden birisi elbette semt pazarları! Ukrayna’nın yerel lezzetleri ile karşılaşacağınız pazarda satıcılarla pazarlık da yapabilirsiniz.
Yorum Yap