Tek Tek Gezmek Gerek: İstanbul'daki Saraylar

Bizans İmparatorluğundan Osmanlı İmparatorluğuna kadar pek çok önemli devre şahitlik etmiş olan İstanbul, hem tarihi hem de mimari olarak çok sayıda zenginliğe sahip. İstanbul’u İstanbul yapan en önemli detaylardan olan tarihi saraylar da şehri gezmek isteyenlerin mutlaka ziyaret etmesi gereken noktalar arasında yer alıyor. 

Çırağan Sarayı

İlk olarak “Çırağan Şenlikleri” diye bilinen meşale şenlikleriyle bu ismi alan Çırağan Sarayı, 17. yüzyılda Kazancıoğlu Bahçeleri adını taşıyordu. İçerisinde taş işçiliğine dair pek çok güzel örneğin bulunduğu saray, önemli toplantıların merkeziydi. Çırağan Sarayı’nın en önemli mimari detaylarından olan ve her göreni büyüleyen işlemeli kapısı Vortik Kemhacıyan tarafından yapıldı. Sarayın inşasında ise 2,5 milyon altın harcandı. 1909 yılında Meclis-i Mebusan’ın hizmet binası olarak kullanılan saray, 1910 yılında yaşadığı elim felaket sonucu tamamen yandı. Ardından gerçekleştirilen yenileme ve restorasyon çalışmaları 2006 yılında tamamlandı. Günümüzde ilave yapılarıyla beraber bir otel olarak kullanılan sarayda çeşitli etkinlikler de düzenleniyor. Beşiktaş’ta bulunan Çırağan Sarayı’na Kabataş, Beşiktaş, Taksim ve Sarıyer’den kalkan belediye otobüsleriyle kolayca ulaşabilirsiniz. 

Dolmabahçe Sarayı

İstanbul’un en özel ve en güzel lokasyonunda yer alan Dolmabahçe Sarayı, Osmanlı Devleti zamanında imparatorluğun yönetimi için kullanılırken bugün ise müze görevini üstleniyor. Sarayın inşasından önce bulunduğu yerde Osmanlı Donanması demirliyordu. Ancak, zaman içerisinde mekan bir bataklık haline gelince padişahların dinlenebileceği has bahçeye dönüştürüldü. Dolmabahçe Sarayı’nın inşasına ise Sultan 1. Abdülmecit zamanında başlandı ve 1855 yılında inşası tamamlandı. Dolmabahçe Sarayı’nın son misafiri de Mustafa Kemal Atatürk oldu. Milli Saraylar arasında bulunan Dolmabahçe, hem mimarisi, hem koleksiyonları hem de işçiliğiyle adeta tarihe ışık tutmaya devam ediyor. Mustafa Kemal Atatürk’ün vefat ettiği yatak ve odası da ziyaretçilere açık. Saray, her yıl 10 Kasım'da ücretsiz olarak gezilebiliyor. Kabataş’ta yer alan Dolmabahçe Sarayı’na otobüs ya da metro kullanarak ulaşabilirsiniz.

Topkapı Sarayı

Avrupa yakasındaki en güzel manzaralardan birine sahip olan Topkapı Sarayı, Fatih Sultan Mehmet tarafından 1460-1478 yılları arasında inşa ettirildi. 15. yüzyıldan 19. yüzyıla kadar olan sürede Dolmabahçe Sarayı tamamlanana kadar Osmanlı Devleti’nin yönetim merkezi olarak kullanıldı. 80 bin metrekarelik bir alanda bulunan saray, Cumhuriyet tarihindeki ilk müze olma unvanını da taşıyor. Altı farklı bölümü bulunan sarayda, Hz. Muhammed’in sakalından Çin koleksiyonuna, Kaşıkçı Elması'ndan avlusundaki Aya İrini Kilisesi’ne kadar tarihi önemi büyük olan pek çok eser mevcut. Sultanahmet’e geldikten sonra kısa bir yürüyüşün ardından Topkapı Sarayı’na kolayca ulaşabilirsiniz.

Yıldız Sarayı

Önceleri av sahası şeklinde kullanılan sarayın olduğu bölge, 3. Selim’in validesi Mihrişah Sultan tarafından yaptırıldı ve inşası 1807 yılında tamamlandı. 2. Albülhamit zamanında yönetim merkezi deniz kuşatması ihtimaline karşılık Dolmabahçe Sarayı’ndan Yıldız Sarayı’na taşındı. 1994 yılında halka açılan saray; Boğaziçi manzarasına, orman havasına ve tarihe ev sahipliği yapıyor. Sarayın bahçesi ücretsiz olarak gezilebiliyor. Beşiktaş’taki Serencebey Yokuşu’nda yer alan saraya vapur, metrobüs ve otobüs ile kolayca ulaşabilirsiniz. 

Beylerbeyi Sarayı

1861 yılında Sultan Abdülaziz tarafından inşa ettirilen Beylerbeyi, padişahların yazlık sarayı olarak kullanıldı ve yabancı devlet yetkililerini ağırladı. Sıcak havalarda serin kalma özelliği bulunan sarayda mermer işçiliğinin en özel örneklerini, tarih eşyaları ve enfes boğaz manzarasını görmek mümkün. Beylerbeyi Sarayı ziyarete açık olmasının yanı sıra keyifli pazar kahvaltılarının da vazgeçilmez mekanı haline gelmiş durumda. Üsküdar ilçesindeki saraya otobüs ve metrobüs ile kolayca ulaşabilirsiniz. 

Adile Sultan Sarayı

1858 yılında Salkis Balyan tarafından Adile Sultan için hediye amaçlı yaptırılan Adile Sultan Sarayı, geçirdiği bir dizi restorasyon çalışmasının ardından 2007 yılında ziyaretçilere açıldı. Mezuniyetlerin, seminerlerin, düğünlerin ve çeşitli etkinliklerin gerçekleştiği sarayın salonu 500 kişilik kapasiteye sahip. Aynı zamanda sarayda 1000 kişilik bir bahçe de bulunuyor. Üsküdar’daki saraya gidebilmek için otobüse bindikten sonra Kandilli Kız Lisesi durağında inebilirsiniz. 

Malta Köşkü

Yıldız Parkı içinde bulunan ve 1871 yılında yaptırılan Malta Köşkü, Çadır Köşkü ismiyle de biliniyor. Zamanında 5. Murat’ın tahta çıkma çabaları esnasında saklandığı yer olan köşk, Abdülhamit’in sürgününden sonra 40 yıl boyunca kullanılmadı. 1941 yılında ise İstanbul Büyükşehir Belediyesine devredildi. Beşiktaş’ta bulunan ve günümüzde restoran olarak kullanılan köşke ulaşmak için otobüsten indikten sonra yaya yolunda yürüyebilirsiniz. Taksi veya kişisel aracınızla direkt gelmeniz de mümkün.

İstanbul'da gezilecek ve görülecek çok yer var. Buraya tıklayarak İstanbul'un Parkları içeriğimize de göz atabilirsiniz.