Türkiye’nin En İyi 5 Jeoturizm Kenti

Turizmi çeşitlendirme olgusunun hız kazandığı günümüz dünyasında, jeoturizm açısından önemli olan jeositlerin ülkelerin turizm değerleri arasında ön plana çıkmaya başladığı görülüyor. Jeolojik kaynak değerler olarak tanımlanabilecek jeositler, bilimsel açıdan olduğu kadar kültürel ve turizm açısında da oldukça değerlidir. Sürdürülebilir bir gelecek için korunması gereken bu kaynak değerler, iyi bir planlama ve organizasyonla ülkelerin ekonomik kalkınmasına önemli ölçüde katkı sağlama potansiyeline sahip. Türkiye’de jeoturizm açısından kendine özgü nitelik taşıyan çok sayıda lokasyon bulunuyor. İşte Türkiye’nin en iyi 5 jeoturizm kenti ve kaplıca yerleri.

Jeoturizm hakkında daha fazla bilgi almak için buraya tıklayabilirsiniz. 

1- Kula-Yanık Ülke (Katakekaumene) / Manisa

Manisa’ya bağlı Kula ilçesi genç volkanların yer aldığı önemli bir alan olmasının yanı sıra İzmir’e yakın konumu nedeniyle de jeoturizm denince akla ilk gelen yerlerden biri. UNESCO’nun jeopark ağına sahip olan Yanık Ülke’nin alternatif turizm açısından önemli bir potansiyeli bulunuyor. Doğa, kültür ve tarihin iç içe geçtiği bu yörede çok farklı turizm aktiviteleri mevcut. Kula’nın; şifalı Emir Hamamları’nda kaplıca tatili, jeopatika alanlarda doğa yürüyüşü, peri bacaları ve karstik mağara gezisi, Acısu ve Demirköprü barajlarında olta avcılığı gibi oldukça uzun bir yapılması gerekenler listesi bulunuyor.

2- Kızılcahamam ve Çamlıdere / Ankara

Sürdürülebilir turizmin Türkiye’deki en güzel örneklerinden biri olan Kızılcahamam ve Çamlıdere bölgesinde pek çok jeosit durağı mevcut. Doğal ve bozulmamış çevresi, kaplıca yerleri, ulaşım kolaylığı, dört mevsim turizm olanağı, yer altı yerleşim yerleri ve binlerce yıllık tarihi geçmişiyle adından söz ettiren bu yöreden kolay kolay ayrılmak istemeyeceğinize eminiz. Kızılcahamam ve Çamlıdere bölgesi özellikle termal kaynak değerleriyle ön plana çıkıyor. Termal sulardan faydalanmak isteyenler için bölgede her bütçeye uygun tesisler mevcut. Tüm bunların yanı sıra yöresel yemekleri, Roma, Selçuklu ve Osmanlı dönemlerinden kalma tarihi yapıları, vadileri, yayları ve gölleriyle de zengin bir turizm potansiyeline sahip.

3- Afyonkarahisar

Türkiye’nin termal başkenti neresidir diye sorarsanız cevabımız kesinlikle Afyonkarahisar olur. Afyonkarahisar hem termal hem de jeoturizm faaliyetleri bakımında oldukça dikkat çeken bir destinasyon. Son yıllarda tesisleşmeye yapılan yatırımlar neticesinde yerli ve yabancı turist sayısında önemli ölçüde artış yaşanmış durumda. Afyonkarahisar turizmine katkı sağlayan doğal ve kültürel değerler şöyle sıralanabilir: Türkmen Yanardağı’nın volkanik materyalleriyle kaplı Frig Vadisi, peribacaları ile iç içe olan Emre Gölü, Ömer-Gecek ve Gazlıgöl kaplıca yerleri, Frig, Roma ve Bizans dönemlerinin eşsiz kalıntıları… Turizmin pek çok çeşidine ev sahipliği yapmasıyla ünlü bu yöre, hem kısa hem de uzun dönemli tatillerinizde size sayısız alternatif sunacak!

4- Yukarı Kızılırmak Havzası / Sivas

Sivas il sınırları içinde bulunan Yukarı Kızılırmak Havzası, ziyaretçilerinin jeoturizmden beklentilerini tamamen karşılayacak özelliklere sahip. Bölgedeki farklı yürüyüş rotaları; kanyon, çağlayan, mantar kaya, tafoni, mağara gibi çeşitli manzara güzelliği sunuyor. Aynı zamanda Sivas’ın Sıcakçermik ve Balıklıçermik termalleri, yurt içi ve yurt dışından oldukça ilgi görüyor. Bölgede kamp alanları, oteller ve pansiyonlardan oluşan pek çok konaklama alternatifi bulunuyor. Hem termaller hem de diğer jeosit bölgelerde devam eden çalışmalar tamamlanınca UNESCO’ya başvuru yapılacak. Doğru bir planlama iyi bir tanıtımla, Sivas’ın Türkiye’nin jeoturizm başkenti olacağına hiç şüphe yok.

5-Kozaklı / Nevşehir

Her yıl milyonlarca turist ağırlayan Nevşehir, ekolojik, kültürel ve doğa turizmi açısında Türkiye’nin en gözde illerinden biri. Alt yapı ve tesis planlamasının oldukça gelişmiş olduğu bu bölge adeta bir açık hava müzesi.  Hem kültürel hem de jeolojik dokusuyla ziyaretçilerini kendine hayran bırakan Nevşehir’in turizm potansiyeli saymakla bitmiyor. Fakat son yıllarda Kozanlı, 93 dereceye ulaşan termal su kaynağına sahip olmasıyla özellikle kış tatillerinin vazgeçilmez destinasyonlarından biri oldu. Kozaklı’da her bütçeye uygun tatil anlayışıyla hem özel hem de belediyenin işlettiği tesisler bulunuyor.