Ukrayna’nın Kalbi Kiev Gezi Rehberi

Avrupa’nın en büyük ülkesi Ukrayna’nın başkenti Kiev, tarihi dokusu ve doğal güzellikleri ile tam bir cazibe noktası! Üstelik Türkiye Cumhuriyeti ile yapılan anlaşmaya göre vizesiz olmasının yanı sıra yeni çipli kimlik kartınız ile kolaylıkla seyahat sürecinizi tamamlayacağınız bir destinasyon. Yeni yerler keşfetmekle birlikte ekonomik bir yurtdışı tatili arayışı içindeyseniz Kiev’i yakından incelemeye ne dersiniz?

İlgili içerik: Ekonomik Seyahat Rehberi: Türk Lirasının Değerli Olduğu Ülkeler

Özgürlük Meydanı

Khreshchatyk Caddesi ya da Türkçe okunuşu ile Kreşatik Caddesi üzerinde yer alan şehrin simgesi özelliği taşıyan Özgürlük Meydanı, ülkede gerçekleşen devrimlere başlangıç noktası olur. Tarihi oldukça geçmişe dayanan bir merkez olan bu meydan, çevresindeki birçok yapı ile bir bütün olarak görülüyor.

Khreshchatyk Caddesi

Şehrin en hareketli yerini öğrenmek isterseniz size yanıtımız Bağımsızlık Meydanı’nın da üzerinde bulunduğu Khreshchatyk yani Kreşatik Caddesi olacaktır. Bir kilometreyi aşkın bir uzunluğa sahip olan bu cadde üzerinde birçok kafe, restoran, mağaza ve tarihi noktalar bulunuyor. Stalin döneminde yapılmış tarihi özellikteki binalar caddenin ambiyansını oldukça kuvvetlendiriyor. Kreşatik Caddesi’nin en keyifli özelliklerinden birisi ise hafta sonları belirlenen saatlerden sonra trafiğe kapanıp çeşitli sokak gösterilerine ve konserlere ev sahipliği yapması diyebiliriz. Kiev ziyaretinizde özellikle hava karardıktan sonra mutlaka bu cadde üzerinde keyifli bir yürüyüş yapmanızı öneririz.

Andrevski Yokuşu

Geçmiş dönemlerde kentin yönetiminin yapıldığı üst kısım ile halkın yaşadığı alt kısmı birbirine bağlayan bir geçitken günümüze geldiğimizde bambaşka bir dokuya sahip. Bugün Kiev’in en hareketli ve turistik noktalarından birisi olan Andrevski Yokuşu, ilk yapıldığı dönemlerde yalnızca yayaların geçebileceği kadar dar bir yolken 1711’e geldiğimizde at arabalarının da geçebileceği daha önemli bir bağlantı yolu işlevi kazanır. Podil semtinde yer alan Arnavut kaldırımlı bu noktada çeşitli alışveriş tezgahları da sıralanıyor.

Aziz Michael Altın Kubbeli Katedrali

Altın Kubbeli Aziz Michael Manastırı 12.yy’da kurulmuş Kiev’in en eski yapılarından biridir. Ancak orijinal kilise 1934 yılında Ukrayna Sovyetler Birliğine dahilken Sovyet yetkililer tarafından tarihi değeri olmadığı gerekçesiyle yıkılıyor. Gördüğümüz yapı Ukrayna bağımsızlığını ilan ettikten sonra orijinaline sadık kalarak 1999 yılında yapılmıştır. Lokasyon olarak ise Dinyeper Nehri’nin kıyısında yer alıyor. Fotoğraf isteyenler için eşsiz kareler var. Katedrale girişte ise herhangi bir ücret ödemeniz gerekmiyor.

Aziz Sofya Katedrali

Hristiyanlar için önemli mabetlerden bir tanesi olarak kabul edilen Aziz Sofya Katedrali Ukrayna’da bulunan yedi harikadan biridir. 11. yüzyılda inşa edildiği bilinen bu yapı Unesco tarafından “Kültür Mirası Listesi”ne alınmıştır. Barok mimarisinin önemli eserlerinden olan yapı tüm ihtişamı ile ziyaretçilerini karşılar. Dünya Mirasları Listesine 1990 yılında adını yazdıran Aziz Sofya Kilisesi, bin yıllık tarihi geçmişe sahip. Ayrıca bu tarihi yapı yapılan oylamayla Ukrayna’nın yedi harikasından biri seçilmiş.

Aziz Volodymyr Katedrali

1850’li yıllarda dönemin Kiev Prensi tarafından yaptırılan bir Ortodoks katedrali olan Aziz Volodymyr Katedrali, mimarisi ve kendine has işlemeleri ile oldukça göz dolduruyor. Girişin ücretsiz olduğu katedrali mutlaka görmenizi öneririz.

Mağaralar Manastırı (Kiev Pechersk Lavra)

UNESCO Dünya Mirasları listesinde de kendine yer edinen Mağaralar Manastırı bir diğer ismiyle Kiev Pechersk Lavra, ihtişamlı bir mimariye sahip. Manastırı gezmeden önce her bölümü için ayrı bir ücret ödemeniz gerektiğini ya da kombine bilet alabileceğinizi sizinle paylaşmak isteriz.

İkinci Dünya Savaşı Müzesi

II. Dünya Savaşı’nda gerçekleşmiş olan Alman – Sovyet Savaşı anısına yaptırılan bu müze, ülkenin en büyük müzelerinden birisi olma özelliğini taşıyor. Özgürlük ve bağımsızlık açısından ülke halkı için büyük önem taşıyan müzeyi Kiev yolculuğunuzda ziyaret edebilirsiniz.

Ukrayna Ulusal Çernobil Müzesi

1986 yılında Çernobil Nükleer Santrali’nde meydana gelen ve etkisini birçok ülkede gösterdiği patlamanın ardından ortaya çıkan vahim sonuçları bu müzede görebilirsiniz. Oldukça etkilenebileceğinizi düşündüğümüz bu müzede gerçekleşen patlamada hayatını kaybeden kişilere ait özel eşyaları ve fotoğrafları inceleyebilirsiniz.

Sokak Müzesi

Andrevski Yokuşu üzerinde yer alan yapılardan birisi olan Sokak Müzesi size çok farklı bir ambiyans sunuyor. Müze içinde gezerken dönemler arasında geçiş yapabiliyor, Kiev’in cadıları, dükkanları, sokakları, tarihi evleri ve daha birçok yeri seyre dalıyorsunuz. Kentin kültürel tarihini yakından gözlemleyebileceğiniz Sokak Müzesi’ni keşfetmenizi öneririz.

Altın Kapı

11. yüzyılda kenti korumak için yapılan Altın Kapı; kule, muhafızlar için izleme alanı ile bir kiliseden oluşuyor. 1900’lü yıllara kadar birçok kez hasar ve yıkıma uğrayan Altın Kapı yani Golden Gate’in, şehrin tarihine bakıldığında bir dönemler kente giriş kapısı olarak da kullanıldığı biliniyor.

Ulusal Opera Evi

Barok dönemini tüm ihtişamı ile yansıtan 1867 yılında yapılan Ulusal Opera Evi, mimari özellikleri ile dikkatleri üzerine topluyor. İçinde Güzel Sanatla Müzesi’nin de yer aldığı yapıyı görmenizi hatta fırsatınız olursa sanat gösterisi izlemenizi öneririz.

Mariyinsky Sarayı ve Parkı

Günümüzde Ukrayna Devlet Başkanı’nın konutu olarak kullanılan saray, 1744 tarihinde dönemin Rus İmparatoriçesi tarafında inşa ettirilir. İkinci Dünya Savaşı’nda ne yazık ki oldukça hasar alan yapı 1940’lı yılların sonunda restore edilerek yeniden kazanıldı. Ziyaretçi olarak saraya girişe izin verilmese de önünde bulunan parkı yakından görmenizi öneririz.

Park Bridge

Aşıklar Köprüsü olarak da geçen Park Bridge, tıpkı Paris’te bulunan bir geleneğe sahip. Köprünün bu ismi almasının nedeni üzerine asılan asma kilitler diyebiliriz. Keyifli bir yürüyüş yapmak ister hatta bir kilit de siz asmak isterseniz gezilecek yerler listenize Park Bridge’ı ekleyebilirsiniz.

Taras Shevchenko Parkı

İsmini Ressam Taras Shevchenko’dan alan bu parkın içinde yürüyüş yaparken aynı zamanda ressamın heykeli ile de karşılaşacaksınız. Lokasyon olarak şehir üniversitesinin karşısında bulunan parkta, birbirinden güzel hatıra fotoğrafları da çektirebilirsiniz.

A.V Fomin Botanik Bahçe

Büyük ve farklı konseptlere sahip parklarıyla öne çıkan Kiev’de keşfetmenizi önerebileceğimiz bir yer de A.V Fomin Botanik Bahçe. Her mevsim ayrı bir büyüleyiciliğe kavuşan bu parka hangi mevsimde giderseniz gidin çok seveceğinizden eminiz. Gezi listenizde St. Volodymys’s Katedrali yer alıyorsa burada yapacağınız gezinti sonrası A.V Fomin Botanik Bahçe’de keyifli bir mola verebilirsiniz.

Hidropark

Park gezintilerini seviyorsanız size Kiev’de bir lokasyon daha önerebiliriz. Metro ile kolaylıkla ulaşabileceğiniz gezebileceğiniz Hidropark -Hydropark, özellikle doğa yürüyüşü severler için kaçırılmayacak bir nokta. Yaz aylarında bu parkın bir plaja dönüştüğünü de hemen sizinle paylaşalım.