Geçmişten Gelen Bir Sağlık Geleneği: Japon Kaplıcası Onsen Kültürü

Gelenekleri, kültürü ve coğrafyası ile doğu asyanın köklü kültüre sahip ülkesi Japonya, yılın her dönemi gezginlerin en çok tercih ettiği destinasyonlardan birisi. Oldukça popüler olan bu seyahat rotası aynı zamanda birbirinden farklı temalara ait renkli festivallere ve geleneklere sahip. Bu geleneklerden birisi de kaplıca kültürü olan onsen. Haydi gelin Onsen kültürünü yakından tanıyalım…

Şifanın Adresi: Onsen

Toplumların kültürel oluşumuna destekte bulunan sosyalleşme ortamları içine doğduğu kültürü renklendiren önemli ayrıntılardan biridir. Diğer kültürlere egzotik ve farklı gelebilecek bu etkinliklerin büyük bir deneyimleme merakı yaratarak birer turistik faaliyete dönüştüğünü de söyleyebiliriz. Tarihin ilk dönemlerinden beri birçok uygarlığın kültüründe önemli bir yere sahip olan kaplıca kültürünün bu konuya güzel bir örnek olduğunu ekleyebiliriz. Hatta bu etkinlik bilinen en eski rahatlama ve terapi kültürüdür.

Japonya’nın kaplıcaları yani yerel ismiyle onsenler, çağlar boyunca Japon halkı için şifanın ana merkezlerinden birisi olma özelliğine sahip. Öyle ki samurayların savaş yaralarını iyileştirdiği, her yaştan her kesimden Japon halkının derdine şifa olmuş onsenler… Böylelikle Japonya’da bu sıcak mineralli sular sayesinde yıllar içinde oldukça köklü bir hamam kültürü oluşmuş.

İlgili içerik: Japon Gelenekleri ve Alışkanlıkları

Onsen Nasıl Ortaya Çıktı?

Onsenin kelime anlamına baktığımızda ‘sıcak kaynak’ ile karşılaşılacağını söyleyebiliriz. Aynı zamanda kaplıca anlamı da taşıyan onsen, Japonya’daki volkanik hareketlerin yoğun oluşundan dolayı ortaya çıkan doğal oluşumdur.

Yüzyıllar boyunca Japon halkının düzenli ziyaret ettiği onsen, bilim insanları tarafından da uzun araştırmalara konu olmuş. Mineral bakımından oldukça zengin olan bu suların faydaları bulundukları yere göre değişim gösterebiliyor. Romatizma, hipertansiyon, cilt hastalıkları gibi birçok hastalığın tedavisine olumlu faktör olan onsen aynı zamanda ameliyat sonrası kişilerin daha hızlı iyileşmesine de katkı sağlıyor.

Japonya’da 3000 Onsen Bulunuyor

Birçok hastalığın tedavisinde iyileşme sürecini destekleyici görevi bulunan onsenler Japonya’nın hemen her yerinde bulunuyor. Ülkede yaklaşık 3000 onsen bulunuyor. Bunların ilkinin hangisi olduğunu merak edecek olursanız da yanıtımız Shikoku Adası’ndaki Dogo Onseni olacaktır.

Dünyada En Fazla Kaplıca Japonya’da

Dünyanın birçok bölgesinde doğal hareketler sonucu ortaya çıkan mineralli su kaynakları bulunuyor. Japonya ise herhangi bir ülkeye kıyasla çok daha fazla kaplıcaya sahip. Ülkede bulunan onsenlerin çoğunluğu volkanik bölgelerde yer alsa da Tokyo gibi büyük şehir merkezlerinde de birçok kaplıca bulunuyor. Birçoğunla kırsal kesimde karşılaşacağınız onsenler açık ve kapalı olmak üzere iki konseptte hizmet veriyor.

Onsen Kuralları Nelerdir?

Kendine has kurallarıyla diğer ülkelerde yer alan kaplıcaların tümünden farklı bir sisteme sahip olan onsende mutlaka takip etmeniz gereken ritüel uygulamalar bulunuyor. Öncelikle onsenler herkesin birbirine saygı duyduğu, buraya gelen kişilerin meditasyon yaptığı ve yalnızca kendiyle ilgilendiği bir yer olarak biliniyor. Ayrıca onsenlerin birçoğunda kadın ve erkekler farklı yerlere giriyor ya da ayrı zaman dilimlerinde bu kaplıcaları kullanıyorlar. Bazı kaplıcalara mayo ya da havlu ile girilebiliyor ancak bu Japon kültüründe yer alan gerçek onsenlerden sayılmıyor. Bazı kurallar bazı onsenlerde farklı değiştirilebilir olsa da asla değişmeyen kurallar da bulunuyor. Bunlardan birisi dövme. Eğer dövmeniz varsa yüksek ihtimalle onsene alınmayacaksınızdır. Bunun nedeniyse dövmelerin bazı gruplarla ilişkilendiriliyor olması. Genellikle turistik yerlerde göz ardı edilen bu kuralda küçük dövmelere izin verilebiliyor.

Onsene girmeden önce dikkat etmeniz gereken bir diğer nokta ise iyice yıkanmanız olacaktır. Her onsende öncesinde duş alabilmeniz için şampuan ve sabun hizmeti de bulunuyor. Gittiğiniz onsen kurallarına göre içeri küçük bir havlu ile girerseniz kesinlikle bu havlunun ıslanmaması gerekiyor. Çünkü havlunun ıslanması bir saygısızlık olarak görülebiliyor. Kaplıcaya havlu ile girenler havluyu başlarının üstüne koymayı tercih ediyorlar. Buradaki amaç, şifalı suya kişinin kendi vücudundan başka bir şey değdirmemek böylece su kendi saflığını korumuş oluyor. Ayrıca birçok Japon’un sığınak olarak adlandırdığı, bir tür meditasyon ortamının yaratılmış olduğu onsene ayakkabıyla girmek, telefon ya da kamera kullanmak, sesli konuşmak kesinlikle yasaklanan maddeler arasında yer alıyor.

Japonların dünyaya kültürel miras olarak bıraktıkları onsen uygulamaları ile kulağa oldukça farklı gelse de müthiş bir dinginleştirici ve şifalandırıcı etkiye sahip olduğunu unutmamak gerekiyor. Japonya ziyaretinizde açık havada onsen deneyimi yaşarken önünüzde yer alan eşsiz kar manzarasının da keyfini çıkarabilirsiniz.