İstanbul Şehir Rehberi: Eminönü’nde Gezilecek Yerler

İstanbul’un en eski semtlerinden birisi olan Eminönü şüphesiz şehrin en yoğun, ticaretin hız kaybetmeden devam ettiği noktalarından birisi. Osmanlı döneminde Gümrük Eminliği’nin ve deniz gümrüğünün burada olmasından dolayı Eminönü ismini alan semtin tarihi Bizans dönemine değin uzanıyor. Deniz ev demir yollarının kesişim noktasında bulunan bölge, tarihi boyunca önemi korumuş. Cumhuriyet dönemi ile birlikte Mısır Çarşısı’nın da bulunduğu alan restorasyon sürecinden geçerek turizme açılası sağlanmış. İstanbul’un en güzel yerlerinden birisi olan Eminönü’nü birlikte daha yakından tanıyalım…

İlginizi çekebilir: İstanbul’un En Meşhur 10 Meydanı

Galata Köprüsü

Eminönü ve Karaköy’ü Haliç üzerinden birbirine bağlayan Galata Köprüsü’nün ilk yapımı Sultan Abdülmecit dönemini karşılıyor. İlk yapıldığı haliyle 18 yıl hizmet veren köprü, Sultan Abdülaziz tarafından daha gösterişli bir kimlik kazandırılmış. Bu tarihlerden biraz daha öncesine gidecek olursak Leonardo da Vinci’nin 1502 yılında II. Bayezid’e bir mektup yazarak eğer sultan isterse buraya gemilerin geçebileceği yükseklikte bir köprü inşa edebileceğini yazdığını söyleyebiliriz. Sonrasına dair ne yazık kesin bir bilgimiz bulunmuyor. Günümüze geldiğimizde ise 490 metre uzunluğa sahip bu köprünün üzerinde boğazdan balık tutan balıkçıları görebilirsiniz. Günün hangi saati olursa olsun şehrin nabzını hissedeceğiniz Galata Köprüsü’nde harika bir şehir manzarası izleyebilirsiniz. Aynı zamanda köprünün altında bulunan birçok restoranda harika bir manzara eşliğinde ister kahvaltı isterseniz de şık bir akşam yemeği yiyebilirsiniz.

Rüstem Paşa Cami

Kanuni Sultan Süleyman’ın sadrazamı aynı zamanda kızı Mihrimah Sultan’ın eşi olan Damat Rüstem Paşa adına Mimar Sinan tarafından yapılan bu caminin inşası 1564 yılında tamamlanmış. İçindeki muazzam lale desenli çini işlemeleri olan cami 2007 yılında Newsweek Dergisi tarafından ‘Avrupa’nın en güzel camisi’ olarak seçildi. Altında dükkan olan ilk cami özelliği taşıyan Rüstem Paşa Cami, bu özelliği ile de mimarlık tarihi açısından ayrı bir öneme sahip.

Mısır Çarşısı

İstanbul'da gezilecek yerler denildiği zaman akla ilk gelen yerlerden birisi de Mısır Çarşısı. Eminönü Meydanı’nda bulunan Mısır Çarşısı’nda aromalı bitki çayları, Türk lokumları, baharatlar ve hediyelik eşyalar capcanlı renkleriyle sergileniyorlar. Çarşının isminin nereden geldiğine dair birçok rivayet bulunuyor. Bunlardan birisine göre çarşının inşası Mısır’dan alınan vergilerle yapıldığı için bu adı aldığı söyleniyor. Bir diğerine göreyse baharat, kahve, şifalı bitkiler ve diğer birçok ticaret ürünlerinin kaynağının Mısır olması ya da Hindistan, Endonezya ve Doğu Afrika’dan gelen ürünlerin İstanbul’a taşınmadan önceki ara durağının Mısır olması nedeniyle konulduğu yönünde. Altı farklı kapısı bulunan çarşının içinde yüzün üzerinde dükkan bulunuyor.

Yeni Cami

Haliç yönünden Sarayburnu’na doğru isterseniz aracınızla isterseniz vapurla isterseniz de tramvayla geçtiğinizde ihtişamlı duruşuyla sizi karşılayacak olan Yeni Cami bir Eminönü gezilecek yerler listesinin olmazsa olmazı! Yapımına 1597 yılında III. Murat’ın eşi Safiye Sultan’ın isteğiyle başlanmış ancak birçok olumsuzluğun ardından yapımı durmak zorunda kalmış; 1663 yılında IV. Mehmed’in annesi Turhan Hatice Sultan tarafından tamamlanması sağlanmış. Üst üste eklenen yarım kubbelerin tam üstünde yer alan ana kubbe oldukça yüksek. Mimarisiyle büyüleyici bir görünüme sahip olan caminin içi turkuaz, mavi ve beyaz İznik çinileri ile bezeli. Hatta mavi rengin yoğunluğundan ötürü turistler Yeni Cami’yi Blue Mosque olarak da adlandırıyorlar.

Hünkar Kasrı

Yeni Cami’nin hemen yanında yer alan Hünkar Kasrı’nın girişini gözden kaçırmamanızı öneririz. Osmanlı Padişahlarından III. Murat’ın eşi Safiye Sultan tarafından yaptırılan bu kasır hünkar ve ailesi Yeni Cami’yi özellikle kandil gibi özel gün ve gecelerde ibadet amaçlı ziyaret ettiklerinde dinlenmeleri, ibadet etmeleri ve konaklamaları amacıyla yapılmıştır. Hatta ziyaretiniz sırasında Yeni Cami arasında bulunan geçiş yolunu da görebilirsiniz. Son olarak 2010 yılında restore edilen Hünkar Kasrı’nda zeminden tavana dek kaplı çiniler, sedef kakmalı ahşap mobilyalar oldukça dikkatinizi çekecektir.

Tarihi Kapalı Çarşı

1460 yılında kurulan Kapalı Çarşı, dünyanın ilk alışveriş merkezi! Turistlerin bildiği ismiyle Grand Bazaar günümüzde halen dünyanın en büyük üstü kapalı çarşılarından birisi olma özelliğine sahip. Yaklaşık dört bin dükkanın bulunduğu bu devasa çarşının birçok girişi bulunuyor. Tarihi Kapalı Çarşı’da baharattan aydınlatmaya, halıdan giyime kadar aradığınız birçok ürünü bulabilirsiniz. İstanbul’a gelen hemen her turistin de ziyaret ettiği Tarihi Kapalı Çarşı aynı zamanda uluslararası birçok film yapımına da sahne oluyor.

Tahtakale

Tahtakale için Türkiye Cumhuriyeti ve Osmanlı İmparatorluğu öncesine gidip Bizans dönemi boyunca da kentin en önemli ticaret noktalarından birisi olduğunu söylemek mümkün. Gün boyu kendine has bir yoğunluğa sahip olan Tahtakale’de aklınıza gelebilecek birçok araç gereci bulabilirsiniz. Sokaklarını keşfederken birbirinden güzel tarihi hanlar da merceğinize takılacaktır. Burada harika kareler fotoğraflayabilirsiniz.

Süleymaniye Camii

Klasik Osmanlı mimarisinin belirgin kişilik özelliklerini yansıtan yapılardan birisi olan Süleymaniye Camii, Mimar Sinan’ın en önemli eserleri arasında gösteriliyor. Osmanlı İmparatorluğu’nun en ünlü padişahlarından Kanuni Sultan Süleyman’ın emriyle yapılan ve 1558 yılında açılan bu cami için sadeliğin görkemli bir simgesi diyebiliriz. Tam dört yüzyıldan uzun bir süredir İstanbul siluetinde yer alan Süleymaniye Camii’nde 15 ayrı bölümden oluşan bir külliye de bulunuyor. Eminönü keşif turuna çıktığınızda mutlaka Süleymaniye Camii’ni de görmenizi öneririz.